Anasayfa » Kültür - Sanat » BODRUM’UN SUSKUN ÇANLARI

BODRUM’UN SUSKUN ÇANLARI

Bodrum’da  Hıristiyanlık dönemine ait  Kilise, Şapel, Vaftizhane ve Manastır gibi dini yapılarını ele alan belgesel, 12 Kasım 2018 Pazartesi günü, Herodot Kültür Merkezi’nde  saat 15:00’de gösterime sunuluyor.

Fotoğraf sanatçıları Mehmet Uyargil ve Cana Üngün ile antropolog/arkeolog Timuçin Binder tarafından gerçekleştirilmiş belgesel çalışması, Hıristiyanlığın yarımadada ilk görüldüğü dördüncü yüzyıldan başlayarak 1923-24 tarihlerinde bölgede yaşayan Rumların zorunlu göçüyle sonuçlanan mübadeleye kadar olan dönemi kapsıyor. Söz konusu dönem iki evre olarak inceleniyor: Hıristiyanlığın egemen din olduğu Roma/Bizans dönemi ve İslam’ın egemen din olduğu Osmanlı İmparatorluğu dönemi.

Bodrum’un Suskun Çanları adlı belgeselin yapımcıları, çalışmalarını şöyle ifade ediyor : “Bodrum son yıllarda son derece hızlı bir gelişim içindedir, süratle büyümektedir. Bir kasabadan bir kente dönüşmektedir, kent dokusu her geçen gün biraz daha güçlenmektedir. Bu kent dokusuna güçlü ve kendi içinde tutarlı bir kent kimliği eşlik etmelidir, özellikle Bodrum’un uluslararası platformda etkili ve çekici bir tanınırlığı olması isteniyorsa. Ama her şeyden önemlisi Bodrum’un başarılı ve uyumlu bir kent olması, yaşayanlarının onu kucaklamaları, her anlamda geliştirmeleri için gereklidir bir kent kimliği. Bunun da yolu kentin, yani bu durumda Bodrum’un, tarihinin, geçmişinin bir kente yaraşır şekilde ele alınmasından, onun maddi dokusuna bir dantel gibi işlenmesinden geçmektedir.

Bu belgeselin ardındaki ana fikri baştan beri bu olmuştur; Bodrum’a katkıda bulunmak.

Geçmişi birkaç bin yıl öncesine giden Bodrum aynı zamanda dünya tarihinde yer bulmuş bir kenttir. Antikçağ evresi epeyce incelenmiş ve başarılı şekilde çeşitli çalışmalarla temsil edilmişse de, Hıristiyanlık dönemi üzerine çalışmalar son derece yetersiz kalmış, hatta neredeyse hiç olmamıştır denebilir. Suskun Çanlar bu boşluğu doldurmayı amaçlayan, bu döneme ışık tutmaya çalışan bir belgesel olarak düşünülmüştür. Amaç, tarihsel kayıtlarda neredeyse bir boşluk olarak görülen bu dönemi ete kemiğe büründürerek Bodrum’un kent kimliğinin bir parçası yapmak, binlerce yıl önce başlamış öyküsünün toplumsal ve kültürel sürekliliğine ve Bodrum’un tüm bu dönemlerin toplamı olduğuna dikkat çekmektir.

Bu bağlamda belgeselin bir de özel mesajı vardır ki, o da bir kentin kimliği için geçmişinin her döneminin önemli olduğu ve bu dönemlere tanıklık eden yapıların titizlikle korunması gerektiğidir.

Tarihi yapılar, geçmişin yapıları bir kente derinlik kazandırır, yaşayanlarının yaşadıkları yeri daha çok sahiplenmelerine yol açar. Kökleri ne kadar derinlere gider, ne kadar çeşitlilik gösterirse bir kentin, geleceği de o kadar sağlıklı ve istikrarlı olur. Çalışmamız, maalesef, genelde tüm dönemler ama özellikle de Hıristiyanlık dönemi açısından henüz bu noktada olmadığımızı, birçok tarihi yapının korkutucu bir ilgisizlikle karşı karşıya olduğunu ve bu eksikliğin bir an önce telafi edilmesi gerektiğini göstermiştir.

Bir kenti kent yapan en önemli unsur, binaları, yolları ve her türlü fiziksel yapıları kadar ve hatta bunlardan daha fazla manevi yanıdır, tarihidir, geçmişidir, geçmişten gelen mirasıdır, kısacası kentlilik bilincinin gelişmiş olmasıdır.

Bodrum’un Suskun Çanları – Bodrum’un Hıristiyanlık Dönemine Dair Bir Belgesel adlı çalışmamız bu bilincin geliştirilmesi amacıyla gerçekleştirilmiştir.”

 

 

 

Paylaş

Bir yorum

  1. merhaba
    bildirimlerinizi almak istiyorum, gruplarınıza dahil edebilirseniz sevinirim,