Anasayfa » Çevre » GİTTİKÇE ÇÖLLEŞİYORUZ

GİTTİKÇE ÇÖLLEŞİYORUZ

Muğla‘nın Köyceğiz ilçesindeki, yangın helikopterlerinin su alması için yaptırılan etrafı çam ormanlarıyla kaplı Gökçeova Göleti, kurudu.

Alabalık, sazan gibi tatlı su balıkları başta olmak üzere birçok canlıya da evsahiliği yapan, daha önce kenarında çadır kurup kamp yaptıkları göletin kurumasını üzüntüyle karşılayan 50 kadar doğasever bölgede inceleme yaptı. Köyceğiz Orman İşletme Müdürü Ramazan Uslu ise Gökçeova göletinin öneminin büyük olduğunu belirterek, “Ancak, bu bizim için çok fazla sıkıntı yaratmayacak. Çünkü bu göletimize 5 kilometre mesafede doğu, batı ve güneyinde üç göletimiz daha var” dedi. Köyceğiz Orman İşletme Müdürlüğü, orman yangınlarında söndürme helikopterlerinin su alması için Köyceğiz‘in kırsal mahallesi Yayla’dan (Ağla) 2 bin 294 metre yüksekliğindeki Sandras Dağı’na giderken önünden geçilen Gökçeova mevkisine, 1987 yılında gölet yaptırdı. Köyceğiz‘e 23 kilometre mesafedeki, 1750 metre yükseklikteki çam ağaçlarıyla kaplı 50 dönümlük alana yapılan Gökçeova Göleti, kısa sürede doğa tutkunlarının da adresi oldu. Kar ve yağmur sularıyla dolan kaynaklardan beslenen, alabalık, sazan gibi tatlı su balıkları, su kaplumbağası ve pek çok kuş türüne de evsahipliği yapan gölet eski günlerini arar oldu. Çevresinde kış aylarında yağan karın altından fışkıran kardelenleriyle de pek çok kez haberlere konu alan gölet kurudu. Daha önceleri çadır kurup, etrafında kamp yaptıkları göletin kuraklık nedeniyle kuruması doğaseverleri üzdü. Büyük bölümü Köyceğiz Turizm ve Doğayı Koruma Derneği üyesi olan 50 kadar doğasever, göletin bulunduğu alana kadar gidip, incelemelerde bulundu.

Köyceğiz Turizm ve Doğayı Koruma Derneği eski başkanı, turizmci, çevirmen ve yazar Ömer Oflaz, “Bu gölette yaz aylarında bile su olurdu. Şimdiki hali ise içler acısı. Göleti besleyen tüm kaynaklar kurudu. Ne yapacağımızı bilemiyoruz. Aralık ayına girmek üzereyiz ve hala bölgemize yağmur yağmadı. Geçen sene kar çok az yağdı” diye konuştu.

“GELECEK NESİLLER İÇİN ÜZÜLÜYORUM”

emekli hemşire 65 yaşındaki Ümmü Uysal da yaklaşık 20 yıldır yörede doğa yürüyüşlerine katıldığını belirtip, “Sağlığımı doğaya borçluyum. Buradaki yürüyüşler sayesinde AvrasyaMaratonu’nda 10 kilometre bile koştum. Ancak bu göleti böyle kurumuş olarak görmek çok üzücü. Kışın buz tuttuğunda üzerinden karşıya geçerdik. Yukarıdan şırıl şırıl sular akar buraya gelirdi. Çok üzgünüm” dedi.

“GİTTİKÇE ÇÖLLEŞİYORUZ”

Bir başka doğasever Sevim Çelebi, “Tabiata değer verilmiyor. Hayvanlar ölüyor. Hala ilaçlamalar var ve arılar ölüyor. Neden tabiata değer verilmediğini anlamıyorum. Burası buna büyük bir örnek. Avrupa‘da bu tür şeylerin önlemi 20 sene önceden alınır. Devletimizin bu tür yerlere değer vererek sıkı önlemlerle koruma altına almalı. Dağlarımızın hemen her arığından şırıl şırıl sular akardı ama şimdi bu sular birilerine ait oldu” diye konuştu.

Profesyonel dağcı, dalgıç ve kaptan Ümit Çolakoğlu ise “Geçen hafta buraya geldiğimde çok sayıda balık ve su kaplumbağalarının ölüsüyle karşılaştım. Bu bölgeye 38 yıldır geliyorum ve buranın çok kurak günlerini de gördüm ama asla böyle değildi. Büyük araçlar bölgeden toprak ve taş çektikleri için kaynak sularını tutan setin duvarında çatlamalar olmuş. Su da çok çabuk şekilde başka alanlara kaymış” dedi.

“ÜÇ GÖLETİMİZ DAHA VAR”

Köyceğiz Orman İşletme Müdürü Ramazan Uslu, göletteki kurumanın yağışın olmaması nedeniyle ortaya çıkan bir durum olduğunu belirtip, “Tabiiki orman yangınlarında bu tür göletlerin önemi büyük. Ancak, bu bizim için çok fazla sıkıntı yaratmayacak. Çünkü bu göletimize 5 kilometre mesafede doğu, batı ve güneyinde üç göletimiz daha var. Helikopter ile doğal olarak ulaşımda en fazla bir, iki dakikalık aksama olur. Beklentimiz bu sene yağışın bol olması ve tekrar göletimizin eski haline gelmesi” dedi.

Kaynak: DHA

Paylaş