Anasayfa » Çevre » GÖKOVA’DA ALTI KOYU KORUYORLAR

GÖKOVA’DA ALTI KOYU KORUYORLAR

MUĞLA‘nın Gökova Körfezi başta olmak üzere Ege ve Akdeniz sahillerini koruma görevi üstlenen Akdeniz Koruma Derneği, balıkçılığa kapatılan 6 alanı, 3 sürat teknesi ve bir de büyük tekne ile 7/24 esasına dayalı olarak koruyor.

Akdeniz Koruma Derneği (AKD), 5 yıldan bu yana Deniz Koruma Koruculuğu sistemi ile Akbük, Akyaka, Çamlı, Boncuk Koyu, İngiliz Limanı ve Bördübet koylarını korumayı başardı. Bölgede kaçak avlanma çok azalırken halkın bilinçlenmesi çalışmaları da devam ediyor. Akdeniz fokları ile birlikte Marmaris‘in Boncuk Koyu’nda yaşayan kum köpekbalıklarını korumak ve balıkçılığın geliştirilmesi için çalışan AKD, 2012 yılında, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı kanalıyla Muğla‘nın Gökova Körfezi’ndeki Akbük, Akyaka, Çamlı, Boncuk Koyu, İngiliz Limanı ve Bördübet koylarını koruma altına alarak balıkçılığı yasakladı. Yasakların devamlılığı ve bölgedeki güvenliğin sağlanması amacıyla da Deniz Koruma Koruculuğu sistemi kuruldu. Eski balıkçılar eğitilerek iş edinmeleri ve bölgeye sahip çıkmaları sağlandı. Bu sayede büyük başarı elde ettiklerini belirten AKD Projeler Koordinatörü ve Denetleme Kurulu Başkanı Özkan Anıl “Balıkçılığa kapalı alanlarda gördüğümüz en büyük eksiklik aktif bir denetleme ve kontrolün olmamasıydı. Alanlar balıkçılığa kapatırken, balıkçıların gelirlerini sağlamak ve çevreyi korumak adına koruculuk sistemini kurduk. Burada doğup büyümüş, denizi ve rüzgarını, balıkçılığın ne olduğunu bilen kişilere önce bir felsefe eğitimi verdik. Arkasından akademik eğitim, onun da arkasından uygulamalı eğitimlerle AKD Gökova Koruculuk Sistemi’nde çalışacak personeli eğittik. 10 kişilik ekibiz” dedi.

“YASAL YETKİLERİ YOK”

Koruma alanlarında Akyaka‘nın birinci, Karacasöğüt’ün ikinci, İngiliz Limanı’ndaki Değirmenbükü’nün ise üçüncü bölge olduğunu hatırlatan Anıl, 3 tane hızlı bot ile koordineli çalıştıklarını kaydetti. Akdeniz‘de deniz koruma alanlarını yöneten korucularla ilgili bir eğitim merkezini önümüzdeki yıl kuracaklarını kaydeden Anıl, “Türkiye’de deniz koruma korucuları diye bir sistem bulunmadığından herhangibir yasal yetkiye sahip değiliz. Bu nedenle biz sadece ihbar hakkımızı kullanıyoruz. İnanıyorum ki aldığımız ve olumlu tepkilerden dolayı yetkili kişiler bu yeni sistemi kuracaklar. Biz Sahil Güvenlik, Jandarma Komutanlığı ve protokollar ile temsilciliğini yaptığımız resmi kurumlarla işbirliği içinde çalışıyoruz. Onların partneri ve destekçisiyiz. Bir vakaya giderken polislerde olduğu gibi korucularımızın üzerinde kamera sistemi var. Acil durumlarda eğer kolluk gücü oraya gelemeyecek konumdaysa o zaman bize malzemeye el koyma ve dosyasını hazırlayıp yetkili makama ulaştırma yetki devri de yapılabiliyor” diye konuştu.

“BÜYÜK KEYİFLE ÇALIŞIYORUZ”

Gökova Körfezi’nin en eski balıkçısıyken şimdi özel teknesiyle gönüllü koruculuk görevi üstlenen Ercüment Altınsoy “Bu işi severek yapıyoruz. Denizlerimizde çok büyük baskı nedeniyle balıklarımız bitti gibi bir şey. Aslında bizim değil herkesin koruması lazım. Hatta bizim olmamamız bile gerekir. 5 yıldır büyük farklılıklar yarattık. Destekleyenlere teşekkür ediyoruz. İnsanlardan özen ve itina bekliyoruz” dedi. İngiliz Limanı’ndan sorumlu İskender Demirel de “Şimdiye kadar çok sayıda vakaya giderek suçüstü yaptık. Broşür verip bilgilendirmeye çalışıyoruz. Anlattıklarımıza uymayanları da gerekli yerlere bildirerek işlem yaptırıyoruz. 7/24 usulüyle çalışıyoruz. Gece ihbar olduğu anda en yakın olan ekip olay yerine gidiyor” diye konuştu. – Marmarismuğla

Paylaş

Bir yorum

  1. Erdal Musoğlu, tel: 0532/5814574

    Güzel ve yararlı bir inisyatif. AKD yi gönülden kutluyorum.

    Çevreyi korumaktan bahsetmişken, ben, 10 yıldır, Turgutreis’de Swiss Otel’in arkasındaki Muya sitesinde oturuyorum. Tam önümüzde, sahilin birkaç yüz metre açığımda ise, Turgutreis’in arıtmasız kanalizasyonu gürül gürül denize akıyor. Yıllardır, hiç durmaksızın.. Millet de bu sahillerde fütürsuzca denize giriyor. Hele rüzgar batıya döndü mü akıntını yönü doğrudan sahile..

    Belediyemiz uzun yıllardır bu konuda ne yapıyor? Neden en küçük bir önlem, bir bilgilendirme yok? Yakın gelecek için planlar nedir?

    Acil cevap lütfen.