Anasayfa » Politika » KOCADON “BODRUM’A YAKIŞAN BİR PROJE OLMASINI İSTERDİK”

KOCADON “BODRUM’A YAKIŞAN BİR PROJE OLMASINI İSTERDİK”

Diyanet İşleri Başkanlığı ve BodrumMüftülüğü, Ortakent- Yahşi Beldesi’nin dünyaca ünlü mavi bayraklı Camel Beach Koyu’ndaki hazineye ait araziye 30 milyon lira harcamayla yapacağı “İslam Tanıtım ve Bilgilendirme Merkezi” için, Bodrum Belediye Başkanı Mehmet Kocadon projeye karşı olmadıklarını, ancak kendilerinin dere dışı bırakılarak proje hazırlanmasına sitem etti.

Son yerel seçimlerin ardından mahalleye dönüştürülen Ortakent- Yahşi Beldesi’nde Camel Beach Koyu’nda hazineye ait 10 dönümlük arazinin 3 bin metrekarelik kısmına, ilk olarak 2013 yılı temmuz ayında İslam Tanıtım ve Bilgilendirme Merkezi yapılması gündeme geldi. Ancak Ortakent-Yahşi Belediye Meclisi, proje için onay vermedi. Belde belediyesinin kapanacağı kesinleşince de proje Bodrum Belediyesi’ne havale edildi. Ancak oradaki iki toplantıda da gerekli izinler verilmedi.

BAKANLIK İZNİYLE YAPILIYOR

Söz konusu araziye 3 ay önce Çevre ve Şehircilik Bakanlığı‘nın resen görüşü ile MuğlaÇevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü tarafından ruhsatlandırma yapıldı. Muğla Büyükşehir Belediyesi İmar İşleri Birimi yetkilileri, Bodrum‘a böyle bir dini ve kültürel tesisin yapılması için gerekli ruhsatlandırmanın yapıldığını Muğla Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğü’nün kendilerine gönderdiği yazıdan öğrendikleri bildirdi.

Kapatılan Ortakent-Yahşi Beldesi’nin son Belediye Başkanı MHP‘li Mehmet Onur Şahbaz, projenin kendi zamanında gündeme geldiğini ancak belediye meclisi olarak onay vermediklerini söyledi. Şahbaz, “Dini ve kültürel tesis yapılacağı belirtilen bu arazinin bir kısmı da belediyemiz tarafından hazineye devredilmişti” dedi.

“BODRUM’A YAKIŞAN BİR PROJE OLMASINI İSTERDİK”

Bodrum Belediye Başkanı  Mehmet Kocadon, projenin iki defa kendi belediye meclisleri tarafından kabul edilmediğine dikkati çekerek, “Demek ki, projede bir sıkıntı var” dedi. Cami, külliye ve dini merkez yapılmasına karşı olmadıklarını belirten Başkan Kocadon, şunları söyledi:

“Yanlış anlama olmasın. Bizler ‘Cami, külliye, dini merkez yapılmasın’ demiyoruz. Tam aksine yapılsın, biz de istiyoruz. Ancak, böylesine ciddi bir proje için Ankara‘da oturup, bu projeyi çizenler gelsinler, bizimle görüşsünler. Bakalım bu proje kentin kimliğine, mimari yapısına uyacak mı, kent dokusuna uyacak mı? Gerekirse inanç turizmi için öncülük edecek bu proje için yarışma açalım, en iyi külliye veya dini merkez ortaya çıkması için birlikte karar verelim isterdik. Şimdi ne olacak? Merkezden alınan, oldu bitti kararı nedeniyle yine sivil toplum kuruluşlarıyla müftülük karşı karşıya gelecek. Bodrum‘a yakışan bir proje olmasını biz de çok isterdik.”

“KÜLLİYE DEĞİL DİNİ VE KÜLTÜREL TESİS”

İsminin açıklanmasını istemeyen bir müftülük yetkilisi, projenin dini ve kültürel bir tesis olduğunu belirterek şunları söyledi:

“O nedenle buraya, ‘külliye’ demedik. ‘Külliye’ denilince, sadece dini bölümler akla geldiği için yanlış anlaşılıyor. Tüm Ege Bölgesi’ne hitap edecek bu tesiste, fonksiyon olarak kültürel işler daha ön planda olacak. Burada maksat, cami yapmak değil. Ruhsatını alıp, her yere bir cami yapabiliriz. Burada amacımız, inanç turizmine hizmet için, İslam’ı hem halk, hem de turistlere her türlü faaliyeti de kapsayacak şekilde en doğru bilgilerle anlatmak. Rehberler eşliğinde gelen turist gruplarına, cami ve ekleri, İslam el, hat ve musiki sanatı ile İslamiyet bilgisine dair her şeyin tam tanıtımı yapılacak. Din çok hassas bir konu. Bu nedenle İslamiyet’i, bilimsel, iyi, doğru ve düzgün bilgilerle tanıtmamız lazım.Türkiye‘de özellikle turizm bölgelerinde İslamiyet’i profesyonel ve bilimsel olarak tanıtan bir merkezimiz yok. Burada, işin bu yönünü, yani İslam’ı tanıtma ve bilgilendirme yönünü, ön plana çıkarmak istiyoruz.”

Paylaş